Sepsis ile ilgili farkındalığı arttırmak amacıyla 13 Eylül günü ‘Dünya Sepsis Günü’ olarak belirlenmiştir. Sepsis, vücudun enfeksiyona karşı aşırı ve kontrolsüz bir yanıt vererek organlara zarar vermesiyle ortaya çıkan ciddi bir durumdur. Zamanında tanınmaz ve tedavi edilmezse şok, çoklu organ yetmezliği ve ölüme yol açabilmektedir.
Her yıl yaklaşık 47-50 milyon sepsis vakası olmakta ve bu vakaların 11 milyona yakını ölümle sonuçlanmaktadır. Dünyadaki her beş ölümden biri sepsis sebebiyle olmaktadır. Olguların yaklaşık yarısını çocuklar oluşturmaktadır. Her türlü enfeksiyon (örneğin zatürre, idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, bağırsak enfeksiyonları gibi) sepsise yol açabilir. En sık bakteriler etken olarak görünmekle birlikte virüsler, mantarlar ve parazitler de sepsise neden olabilmektedir. Yaşlılar, çocuklar, gebeler, bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, kronik hastalığı olanlar ve kanser hastaları daha büyük risk altındadır.
Sepsis acil müdahale edilmesi gereken bir durumdur ve her bir saat hasta için önemlidir. Hızlı ve etkin tedavi ile sepsise bağlı ölümlerin yarısı önlenebilmektedir. Sepsisin belirtilerinin erken tanınması ve uygun tedaviye başlanması kişinin hayatta kalma şansını önemli ölçüde arttırmaktadır.
Sepsisin önlenmesi büyük ölçüde enfeksiyonların kontrol altında tutulmasıyla mümkündür. Aşılama, temiz su tüketiminin sağlanması ve el hijyenine dikkat etmek enfeksiyonlardan korunmada en etkili önlemlerdendir. Ayrıca hastaların enfeksiyon belirtilerini zamanında fark ederek bir sağlık kuruluşuna başvurmaları erken tedavi almalarını sağlayarak sepsis riskini azaltabilir. Özellikle risk altındaki bireylerin enfeksiyon belirtileri açısından daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Unutulmamalıdır ki sepsis, her kesimden insanı etkileyebilecek bir durumdur. Bu nedenle toplum olarak enfeksiyonlardan korunma, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının benimsenmesi ve sepsis konusunda farkındalığın arttırılması çok önemlidir.